Kalıp Var Ama !


     Mitsubishi firmasını SUV sınıfında temsil eden ASX modeli firmanın bu sınıftaki boşluğunu dolduruyor. SUV sınıfında giderek rekabet kızışıyor daha önce hiç bu sınıfta araç üretmemiş olan firmalar bile bu artan talepler konusunda etkisiz kalmayarak bir SUV model tasarlamaya başladılar. Bu sınıfta bulunan Japon modeller arasında belki de tasarım açısından en farklı modellerden birisi de ASX olduğunu söyleyebilirim. Mitsubishi’nin Lancer modelinde sunduğu köpek balığını andıran ön tasarımın ASX’de de yer verilmesi aracın etkileyici tasarımına katkısı büyük.



Motor ve Performans

Mitsubishi firması ASX’de maalesef tek motor seçeneğine yer veriyor. Bu motor seçeneği  1.6 16V DOHC MIVEC (sadece 4x2)  (Mitsubishi Innovate Valve Timing Electronic Control System) yani Değişken Zamanlı Supap Kontrol Sistemi teknolojisine sahip ve 6.000 d/d da 117 PS güç ve 4.000 d/d da 154 Nm tork üretebiliyor. Bu motor Cleartech teknolojisine (emisyon oranı düşük ve çevreci) sahip olarak üretiliyor. Bu motor seçeneği ise sadece manuel şanzıman ile satışa sunuluyor. Aracın performans açısından gayet tatminkar olduğunu söylemek gerek. Bunu ise 1275 kg’lık ağırlığına borçlu diyebiliriz. Zira B ve C sınıfındaki birçok model ASX’den daha fazla ağırlığa sahipler ve yaklaşık olarak 1300-1400 kg’lık ağırlıklardan söz edebiliriz. Bu kadar cüsseye rağmen bu kadar hafif tasarlanmış olması kesinlikle artı bir özellik. Bu özellik de performansa olumlu anlamda katkı sağlıyor. Manuel şanzımanın net ve belirgin vites geçişlerine izin vermesi de yine performansa katkı sağlıyor.
     Yüksek devirlerde ise artan motor gürültüsü kabine sızıyor. Buna ek olarak birde yol ve rüzgar sesi de ekleniyor. Malesef Mitsubishi yalıtım konusunda iyileştirmeler yapmalı. Aracın frenleri ise yeterli duruş mesafesini sunuyor ve güvensiz hissettirmiyor. ASX’de birde AS&G yani (Auto Start Go) sistemi sunuluyor. Araç bu sistemi trafik içinde dur kalk yaparken bize ekonomiklik kazandırması için devreye sokuyor. Bu sistem aracı trafik ışıklarında beklerken aracın vitesini boşa aldığımız anda devreye girerek aracın motorunu durduruyor. Eğer aracı tekrar çalıştırmak istersek tekrardan debriyaja basmamız yeterli oluyor ve araç hemen çalışır pozisyona dönüyor.
      ASX’in yol tutuş karakteri ise beğenimi kazandı ve iri cüssesine rağmen keskin virajlarda bile çok fazla gövde salınımında bulunmaması güvenli hissettiriyor. Yol tutuş karakterine orta sertlikte olan süspansiyon sisteminin de katkısı büyük. Bu süspansiyon sistemi otoyol kullanımında konforlu bir sürüş sağlayabiliyor. Tabi ki aracın 4x4 olmaması nedeniyle ağır arazi şartlarında aracı test etme fırsatım olmadı. Ancak araç hafif arazi şartlarında iyi ilerleyebiliyor. Bozuk yollar ve çukurlarda aracın içine darbeler azaltılarak yansıtıldığı için konfor anlamında olumsuz bir durum yaşanmıyor. Yalnız arazi şartlarında 200mm’den yüksek bir yere çıkmak isterseniz aracın ön-alt kısmında bulunan koruma zemine sürtebiliyor. Bu anlamda yerden yüksekliği 180 mm olan aracın yüksekliği biraz daha artırılsaydı iyi olurdu diye düşünüyorum.

Tasarım

     ASX, tasarım anlamında oldukça etkileyici olduğunu söylemeliyim. Yalın ancak keskin ve köşeli hatlar ile ASX oldukça etkili bir tasarıma sahip. Lancer modelinde kullanılan ön tasarımın ASX’e de uyarlanması aracın çekici görünümüne etkisi oldukça fazla. Keskin bakışlı ve sert bir ifadeye sahip far grubu ön tasarımla bütünleşmiş durumda. Lancer modelinde kullanılan radyatör ızgarasına bu araçta da rastlıyoruz. Alt kısımda ise sis farlarının köşelerinde yer alan krom kaplı çıtalar etkileyici görünüyor. Tamponun alt kısmında ise sert plastikten oluşturulan bir muhafaza yer alıyor.
       İç mekanda ise sert ve köşeli hatlar yerine daha yumuşak hatlara rastlıyoruz. Dış tasarıma oranla iç mekan sade, abartıdan ve süsten uzak bir anlayışla tasarlanmış. Yalın bir tasarıma sahip iç mekanda her yerde koyu renk plastiğin etkisi görülüyor. Ön kısımda yeterli diz ve baş mesafesi sunuluyor ve rahatlık ön planda tutulmuş. Keşke çift renkli bir iç mekanda sunulsaydı ve aracın içinin daha rahat ve ferah görünmesine katkısı olurdu. Kullanılan plastiğin yapısı kabinin üst kısımlarında yumuşak karakterli ancak birkaç yerde sert plastiğe sahip malzeme kullanılmış. Deri direksiyon simidi ve deri vites topuzu da kalite hissiyatını artıran unsurlardan. Gösterge tablosunda tüm bilgiler okunaklı ve lcd ekranlı yol bilgisayarı sayesinde birçok bilgiye ulaşabiliyorsunuz.
      Eğer yol bilgisayarı bilgilerine ulaşmak ve değiştirmek isterseniz sinyal kolunun altına yerleştirilen büyük info tuşuyla bu işlemleri yapabilirsiniz. Kabinin orta kısmında ise en üste havalandırma ızgaraları konumlandırılmış. Hemen altında ise CD-MP3 müzik sistemine yer verilmiş. Multimedia özellikli ve geri görüş kamerasına sahip lcd ekranlı müzik sistemi ise sadece Intense modeli ile satışa sunuluyor. Müzik sisteminin altında manuel klima ünitesine yer verilmiş. Tam otomatik dijital klima ise yine Intense donanımı ile birlikte satın alınabiliyor. Klima ünitesinin altında ise bardak tutacakları ve eşya gözlerine yer verilmiş. Ön kol dayamanın içerisine ise 12V lik bir soket ve usb soketi yerleştirilmiş.
     Arka tasarımda en az ön tasarım kadar etkileyici göründüğünü söylemeliyim. Ön kısımda vurgulanan sert ve keskin hatlara burada da rastlıyoruz. Stop grubunun yapısı keskin ve köşeli yapısıyla sert bir ifade sunuyor. Stop grubundaki seçilen renkler ise 90’lı yılların stop grubunu anımsatıyor. Arka tamponun ortasına sis farı konumlandırılmış. Krom kaplı egzoz ucu da şık görünüyor. Arka tasarım sade ancak etkileyici yapısıyla genel olarak tasarım anlayışıyla uyumlu olarak dizayn edilmiş. Arka kısımda yüksek tavan eğimi sayesinde arka koltukta oturan yolcular içinde ferah bir alan sunuyor. Bu kısımda ön koltuklar en son konumda bile arkada oturanlar için yeterli diz mesafesi sunuyor. Aracın bagaj kapasitesi ise 416 litrelik bir hacim sunuyor ve koltuklar tam katlanmış pozisyonda 1193 litreye kadar ulaşabiliyor. Bagajın yükleme eşiğinin alçak olması ise yükleme-indirme işlemlerini kolaylaştırıyor.

Son Yorum

     ASX’in SUV sınıfında tutunabilmesi için birkaç yenilik şart. Bunlardan ilki dizel bir yeni ünite ve ikincisi ise otomatik şanzıman seçeneğinin sunulması ile daha da etkili olacağı görüşündeyim. Bu sınıfta avantajı ise 1.6 motor seçeneği ile vergi avantajı sağlaması. Birçok modelin 2.0 motor seçeneği sunması ve vergilendirmedeki yüksek oranlar nedeniyle satış oranlarının düşük olması ile artık firmalarında 1.6 ve daha düşük hacimli motorlara yöneldi. Bu durumdan dolayı motor seçeneklerine eklenecek dizel bir ünite ile ASX’in elinde bir kozu olacağına inanıyorum. Bir diğer dezavantaj ise 4x4 versiyonunun olmaması.ASX’de Invite ve Intense olmak üzere iki ayrı donanım seviyesi bulunuyor. Bunlardan Intense donanım açısından en dolu olan versiyon. Araç satın alınırken Intense donanım ile birlikte satın alınmasını tavsiye ederim. Aracın başlangıç fiyatı ise Invite donanımı ile 64.555 TL den başlıyor.

Yazar: Soner Ünlüer
Sponsor: Karahalıllar Otomotiv

Otomobile ait tüm teknik veri ve donanımlara linke  tıklayarak ulaşabilirsiniz;
www.mitsubishi-motors.com.tr/asx

Otomobile ait diğer fotolar;
 

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder